Sabaha çıkacağımızı bilemediğimiz halde saati kurup uyumaktır UMUT

Ey insanlar! ALLAH’a muhtaç olan sizlersiniz. ALLAH ise hiçbir şeye muhtaç değildir ve mutlak kemaliyle hep övgüye lâyık olan O’dur.

Fâtır, 35/15

Sizlere ÇOK GÜÇLÜ kaderdaşlarımı tanıtacağım burada. Ve siz onları okudukça (eğer kalbinizle okuyorsanız) bambaşka bir aleme gidip gelecek ve bambaşka biri olacaksınız. Yepyeni bir düşünce tarzı ve yepyeni bakış açısı. Güzel bir kazanç değil mi. Hadi o zaman başlayalım. İlk misafirim Filiz Sili. Filizle ikisene önceye dayanıyor arkadaşlığımız. Önce Kansersiz Hayatlar platformu olarak kaderdaşlarıyla elele tutuştu ve o can alıcı çalışmalarıyla derneğe dönüştürdü. Ben bu satırları yazarken bir operasyon geçiriyor. Ona sonsuz şifalar diliyen dualarımı gönderiyorum.

Ben Filiz Isılı 49 yaşındayım 3 çocuk annesiyim 2019 yılında kanser tanısı aldım 16 kür kemoterapi sol meme mastektomi ve 25 seans radyoterapi aldım. 2023 yılında karaciğer ve kemik metastası oldu. Bunun için de akıllı ilaç, hormon ilaclari ve kemik güçlendirici ilaçlar kullanmaya başladım. Kemikler için radyoterapi aldım. Karaciğerden 3 defa ablasyon işlemi yapıldı. Tekrarda yapılacak, yakın zamanda rahim yumurtalık ameliyatı olacak. Hala aktif olarak tedaviye devam ediyorum.
Aslında tedavi sürecini anlatırken çok kolaymış gibi geliyor ,sadece bunu yaşayanlar bilir. Kanser tanısı aldığınız zamanlarda aklınızdan geçen soruları ,yaşadığınız korku ,içinizi akıttığınız gözyaşlarını ,kemoterapi alırken nefes dahi almakta zorlandığınızı bunu sadece onkoloji koridorlarından geçenler bilir. İnsanlara sürecimizi anlattığımız zaman çok basit geliyor özellikle ben anlattım zaman. Çünkü ben anlatırken hikaye gibi anlatıyorum ya da öyle görmek istediğim gibi. Kendimden edindiğim deneyim hastalığı ben hiçbir zaman kendime yakıştırmadım. tamam kanser tanısı almış olabilirim ama bu benim hayatımın merkezi anlamına gelmiyor. Ben bir anneyim benim hayatımın merkezinde öncelikle çocuklarım var. Çocuklarımın mutluluğu ,çocuklarımın sağlığı benim için ön planda. İlk kanser tanısını aldığım zaman ,(halkın kansere yüklemiş oldu anlamı) ” ben öleceğim ve çocuklarıma kim bakacak.4-5 ve 11 yaşında 3 tane küçük çocuk.
Aslında bu ilk tanı sürecindeki korkularım çok fazla uzun sürmedi.Onkoloji doktorum Prof. Dr. Alper Can ike tanıştıktan sonra ve tedaviye başladıktan sonra tedavine odaklandim. Kendime şu soruyu sordum “neden kanser oldun?” Ayrıca meme kanserinin belirtileri hiçbir şekilde bilmediğimi fark ettim. vücudum bana bir takım sinyalleri veriyordu ama ben o sinyalleri anlamlandırmadım ya da kulak ağardı ettim.Bunu aslında birçok kadın yapıyor.bundan dolayı gördüğüm her kadına meme kanseri bahsettim, elle muayeneyi öğrenmeleri gerektiğini ,40 yaş üstü kadınların memografi çektirmesi gerektiğini anlattım. Susmadım çünkü ben ilk tanıyı aldığım zaman da çaresizdim benim gibi yeni tanı alacak arkadaşlarımı o çaresizliği yaşamasını istemedim onkoloğumun bana şöyle bir sorusu vardı “kanser senden neyi değiştirdi?” o sorudan sonra sosyal medya üzerinden Kanser Hayatlar platformunu kurdum. Bana destek olan arkadaşlarımla birlikte kanser hastalarına moral ve umut olmak için paylaşımlar yapmaya başladık, canlı yayınlar ve etkinlikler düzenledik. Bir araya geldik. kanserin tedavisinde %35 ilaçsa %65 bana göre Moral motivasyondur. Hastalığı düşünmeyeceksiniz ilacınızı alacaksınız , tedavinizi olacaksınız normal hayatınıza devam edeceksiniz. Hani halk arasında bir söz vardır ” yatak insanı çeker” gerçekten yatak insanı çekiyor ne kadar çok yatarsanız o kadar hayattan uzak olursunuz. Hastayım diye yatmayacaksın. Tedavim boyunca hep bunu uyguladım hastayım diye yatmadım ağrım varsa da çocuklarımla ilgilendim evimle ilgilendim sosyal hayattan kopmadım. Başta da dediğim gibi tedavi sürecini anlatmak gerçekten çok kolay siz nasıl anlatırsanız karşıdaki de öyle bilir. Ben arkadaşlarıma tedavinin zorluklarında anlatmak istemiyorum onların gözünün daha çok korkmasını istemiyorum. kanser tanısı aldığınız zaman bakış açınız değişiyor hayata bakışınız insanlara bakışınız değişiyor. güzellikleri görmek gerekiyor.
Kanserin bana kattığı güzel dostluklar da var arkadaşlıklarımız var bakışarak anlaştığımız insanlar var başta bu bloğun yazarı Semra aklar gibi şu an ismini söyleyemeyeceğim birçok arkadaşım oldu Kansersiz Hayatlar Dernek başkanı olarak görevime devam ediyorum. insanlara Umut olmak için elimden geleni yapacağım ,ömrüm el verdiği müddetçe. Bizim bir sloganımız var “hayatı sevin ,kanseri yenin. ben de hayatı seviyorum ve kanseri yeneceğim. bu umutla da mücadeleye devam ediyorum.
bu yazıyı okuyacak olan kişilere sağlıklı olan bireylere şunu tavsiye ediyorum mutlaka elle muayeneyi öğrenin 40 yaş üstü iseniz mutlaka ama mutlaka momografi çektirin.
erken teşhis hayat kurtarır diyoruz erken teşhis edilen kanser hastalarında kemoterapi görmeme gibi dururlar var .tedavileri daha kolay olabiliyorlar onun için ne kadar erken teşhis edilirse o kadar iyi. ha bu demek değildir ki kişi 4 evrede kanser almış bunlar içinde her şey bitmiş anlamına gelmiyor nefes aldığımız sürece umut vardır her hikayede Bir umuttur.

Selam ve dualarımla.

Filiz İsili
Kansersiz Hayatlar Dernek Başkanı